Sümerbank’ın Çığlığı

Genç cumhuriyetin ekonomik kalkınma için başlattığı ilk projelerden biri Nazilli Sümerbank Basma Fabrikasıdır.

SSCB’den karşılığı narenciye olarak ödenmek üzere alınan 7 milyon TL krediyle kurulan Fabrikada 120 kadar Sovyet mühendis ve montör çalışır.

Birinci 5 yıllık kalkınma planında yer alan Fabrikada üretim 9 Ekim 1937 tarihinde başlar.

Nazilli Sümerbank Basma Fabrikası çağdaş bir üretim modeline sahiptir. Araştırma laboratuvarları, okulu, hastanesi, kreşi, sosyal tesisleri, sanat ve spor imkanları vardır. Çalışanların ekonomik ve sosyal hakları oldukça iyidir. İşçilere her yıl ürettikleri mamullerden verilir.

Fabrika açıldıktan bir yıl sonra 8,5 milyon metre basma üretmiştir. Yıllarca kadın, erkek, çocuk herkes bu fabrikada üretilen rengarenk basmalardan dikilmiş elbiseler, entariler giyer.

Zaman içinde fabrika değişen koşullara uygun biçimde yenilenmez, üretim düşer ve özelleştirme furyası başlayınca da elden çıkarılır. Daha sonra, çeşitli teşvikler verilmesine rağmen, küresel ekonominin dayattığı rekabet koşulları aleyhine işler.

Fabrikanın basma üretimi 2002 yılında 2,3 milyon metreye düşer. 31 Temmuz 2003’te zarar ettiği gerekçesiyle kapatılır, 66 yıl süren üretim serüveni son bulur.

Makinaların çoğu hurda niyetine satılır, kalanlar çürümeye terk edilir.

Buna rağmen bugün bile Fabrikada bir sanayi müzesini donatacak değerde birçok malzeme, makina ve doküman kenarda köşede atılmış vaziyette duruyor.

Şevket Süreyya Aydemir, Nazilli Basma Fabrikasının açılışında makinaların sesini dinleyen Atatürk’ün “İşte bu musikidir, sanayinin musikisi.” dediğini aktarır.

“Sanayinin musikisi”, 67 yıl sonra artık sessiz bir çığlığa dönmüştür.