İstanbul’un kuzeyindeki Kuzey Ormanları köyleri, Osmanlı’dan bu yana İstanbul mandası yetiştiriyor. Bölgedeki projeler, çok tartışmaya neden olduğu için, kendine has sütü, kaymağı ve yoğurduyla bu canlı türünün de görünürlüğü arttı. Ama asıl etki, yok etmekte olduğu yaşam alanları üzerinde oldu.
İstanbul’un su, oksijen ve gıda, yani yaşam kaynağı olan Kuzey Ormanları’ndakiler de dahil olmak üzere, Marmara Bölgesi’ndeki sanayi, emlak ve enerji projeleri, İstanbul’un kendine has manda sütünü büyük ölçüde tehdit ediyor.
Şehrin kuzeyindeki köylerin yeşil alanları, 1900’lü yılların başında başlayan kömür madenciliğinin yaralarını sarmıştı ki, 3. havalimanı, 3. köprü ve Kuzey Marmara Otoyolu projeleri gündeme geldi. Ormanlar kesildi, göletler dolduruldu.
Köylülerin geçim kaynaklarını sağladıkları bu alanlar yok edildikçe, Kuzey Ormanları ikliminde çok rahat yaşayan, hazır yeme pek ihtiyaç duymayan, sütünün besin değeri yüksek İstanbul mandası da yuvasız kaldı, yaşam alanından sürüldü.
İstanbul’un son ekolojik koridoru Kuzey Ormanları üzerindeki tahribat, şehir halkının sağlıklı yaşamını tehdit ettiği gibi İstanbul mandasının da yaşam hakkını elinden alıyor.